Mektuplar Gelirdi, Kağıdının Ucu Yanık

Ucu yanık, içinde kurutulmuş çiçek olan mektuplar 

Güzel kokular sürülen etrafı çiçek desenli, pembe, mavi renkli kâğıtlara tükenmez kalemle duygular dökülen mektuplar .

Elimizi kâğıda koyup şeklini çizdiğimiz, gözyaşı damlalarını akıttığımız mektuplar 

Gelmeyince meraklandığımız gelir diye yolunu gözlediğimiz, gelince yüreğimizin hop ettiği, koklayıp yastığımızın altına koyduğumuz mektuplar 

En şirin memurlardı postacılar. Deste, deste saklanırdı zarflarıyla mektuplar. Asker mektupları, yavuklu mektupları, ana, baba, kardeş, arkadaş, dost mektupları.  Kimi sararmış çizgili, kimi bembeyaz düz kağıtlara, kimi bir sigara kağıdına yazılan mektuplar 

O mektuplar bize aitti. Zarfın içinde bize özeldi. Bazen bir sayfa, bazen sayfalar dolusu el yazısı mesajlar bizim içindi. İçinde maniler yazılan, hasret, sevgi, aşk, özlem dolu satırlar bizim içindi. Zarfın üstündeki pulu ıslatıp yapıştıran dil bizimdi.

Gelen o mektuplara gönderenin dokunduğunu düşünerek titreyerek, şefkatle dokunduğumuz o mektuplar 

Mektubu gelen askerlerin isimlerini okuyan bölük yazıcıları vardı

Gönülden ele, elden kaleme, kalemden kağıda dökülen sözler vardı

Zarftan mektuba, mektuptan söze, sözden gönüle yol vardı

Arkasında“ Bu cansız hayalim …” diye başlayan hasret cümlelerinin yazıldığı fotoğraf taşıyan mektuplar vardı

Postacıların, mektupların yolunu gözleyenler vardı, Mektup gönderenler vardı.

Bir tatlı hüzün, efkar vardı Yollara yakılan, kara kaşa kara göze, sırma saça, ince bele, selvi boya name vardı.

Okuma yazması olmayan köylü kızı, askerdeki nişanlısına, köyün yada maghallenin en küçük okur yazarına yazdırıyordu mektubunu..

Mektup arkadaşlığı vardı Mektup arkadaşlığı büroları vardı bir zamanlar.Gazetelerde mektup arkadaşlığı köşesi Diyardan diyara dağları, ovaları aşan gelen mektuplar vardı.

Merak vardı özlem vardı. Mektupların büyüsü vardı

Geriye bir garip hayal kırıklığı kaldı.

08,01,2015 

Paylaş